Orhan Gencebay
Anasayfa Divane Bağlama Satış - SSS İletişim Formu Hakkımızda

   

Bugün:

 
Divane Ailesi
Divane
Tambur Divane (prototip)
Efe Divane (prototip)
Baba Divane (prototip)
Bass Divane (prototip)

 

İnteraktif
Divane Mp3
Videolar
Diğer Resimler
Medyada Divane

 

Anket

 

Facebook

 

Haberleşme Grubu
Haberleşme Grubu

 

Ziyaretçi Defteri
Ziyaretçi Defteri

 

 
Amacımız
Divane, bundan yıllar önce başlamış bir çalışmanın ürünüdür. Kişisel bir hobinin ve müzik sevgisinin verdiği dürtünün etkilerini taşıyan, ama aynı zamanda yıllarca bağlama ve müzik ile uğraşmanın getirdiği tecrübenin de rol oynadığı bir uğraşın ürünüdür.

Burada amaç ilk önceleri kişisel zevki tatmin etmekti; zira akustik bağlamanın verdiği tınının doygunluğu, bir gitar veya bir lavtanın ses gürlüğü ve tını sahası ile karşılaştırıldığında yetersiz gelmekteydi. Lavta,gitar,ud gibi cihazlarda tespit edilen geniş gövde hacmi, ses deliğinin doğrudan göğüs üzerinde ve daha büyük oluşu,göğüs derinliğinin daha az oluşu gibi özelliklerin tını sahası üzerinde birinci derece önem sahibi olduğu anlaşıldı. Buradan hareketle aynı ergonomik yapının bağlama üzerinde de uygulanıp uygulanamayacağı test edilmeye başlandı.

Yıllar süren ve hâlâ sürmekte olan deneme-yanılma usulü çalışmalarda oldukça olumlu sonuçlar alındı. Ergonomik yapının değişmesine bağlı olarak, hangi çaptaki tellerin yeni yapıya uygun olacağı da yapılan testlerle belirlendi. Kişilerin zevkine göre, farklı tel kombinasyonlarının çok farklı duygular uyandıracak şekilde yerleştirilebileceği gözlemlendi. Bu kombinasyonların standartlarının saptanması üzerinde çalışıldı. Ayrıca değiştirilen ergonomik yapı, divanenin bağlamaya kıyasla kendinden rezonanslı,sesi gür,tınısı yumuşak bir cihaz olmasını sağladı. Bu süreç boyunca divanenin çeşitli prototipleri ortaya çıktı. Ayrıca tambura tipi bağlamada uygulanan kara düzen akordun getirdiği geniş ses sahası, klavyeye birkaç perde eklenerek daha da geliştirilmiştir. Ve böyleyece divanenin oktav zenginliği ve çalma verimi artmıştır.

Tel kombinasyonları denenirken, bu cihazdan ud sesleri de alabileceğimizi fark ettik. Divanenin hem fizik hem ses açısından uda benzer modeli, divane çalışmalarının apayrı bir bölümünü kapsamaktadır. Olay,normal bir bağlamaya salt ud telleri takma olayı değildir. O tellerden istenen sesin alınabilmesi için ergonomik yapının da ona göre hesaplanması gerekti. Eşiğin kasnak üzerindeki yeri, sapın uzunluğu, burgu yapısı, perde yapısı gibi ayrıntılar üzerinde çalışmalar yapıldı. Ortaya çıkan sonuçta ,ud sesinin çok tatmin edici bir biçimde alındığı gözlemlendi. Bu daldaki çalışmada ana amaç, ud çalmayı bilmeyen fakat bağlama çalmayı bilen bir insanın, tanıdığı bağlama perdesi sistemi üzerinde (çünkü divanenin tüm modellerinin perde yapısında bağlama esas alınmıştır) normal bağlama çalar gibi çalarak udun kendine has tınılarını elde edebilmesi, bir nevi ud çalabilmesidir.

Zamanla bu çalışmalar kişisel bir hobi olmaktan çıkmış, sorumluk gerektiren bir çalışma sürecine dönüşmüştür. Türk müzik Aletleri tarihinde rastlayamadığımız bir konsepti hedefledik. Bir tek cihaz ile hem Türk Halk Müziği, hem Türk Sanat Müziği, hem Serbest Çalışmalar, hem de batının armonik yapılı müziğinin icra edilebileceği düşüncesi bir prensip olarak benimsenmiştir. Zira ud çalan biri uduyla THM çalmıyordu, kısa sap bağlama çalan biri bağlamasıyla TSM taksimi geçemiyordu, gitar çalan biri de keza...Gerçi uzun sap bağlamada tüm bu türleri harmanlayabilen bağlama virtüözleri vardı.Bu noktada özellikle sayın Orhan Gencebay'ın yaptığı müziği örnek almışızdır,kendisinin de belirttiği gibi ve bizim kanaatimizce de,onun müziği salt arabesk değil, başta THM ve TSM olmak üzere birçok farklı türleri de ihtiva eden özel bir tarzdır.Ama divanenin getirdiği tının lezzetinin tüm bu türlerin birden icra edilebilmesine veya harmanlanabilmesine çok daha uygun olduğunu savunuyoruz. Çünkü ,zaten Orhan Gencebay müziğini en iyi tınılarla icra edebilecek cihazı geliştirmek arzusu idi, seneler önce başlayan bu çalışmaları tetikleyen.

Divanenin davudî ve rezonanslı ses tonu, çalanı alıp başka dünyalara götürebilecek, hiç tatmadığı duyguları tattırabilecek, hiç almadığı hazzı almasını sağlayabilecek, tatmin edici bir tınıdır...

Amaç burada kesinlikle ne ud ile ne de bağlama ile rekabet etmektir,öyle bir iddia da söz konusu olamaz, amaç bir orta yol bulmak, farklı zevklerin buluştuğu bir imkân sağlayabilmektir.

Kafamızı meşgul eden başka bir konu da Türk müziğinin gidişhatı ile ilgilidir. THM ile TSM arasındaki aşılmaz uçurum ve yeniliklere kapalı yaklaşımları, günümüzün yeni jenerasyon pop ve arabesk müzikçilerinin müzikal kaliteyi oldukça düşürmeleri, giderek artan fabrikasyon tipi müzik kültürü, Türk müziğini gitgide bir çıkmaza sokmaktadır.Bu durum, dünya literatüründe Türk Müziği'nin geniş bir yer almasında son derece engelleyici bir durum oluşturmaktadır. Örneğin sadece Türk çalgılarından kurulu bir standart orkestramız oluşturulamamıştır. TRT bunu kısmen yürütmektedir, fakat ortaya koyduğu orkestra son derece kısıtlıdır. Mesela bir orkestrada bas-sesleri karşılayabilecek bir cihazımız yok, kontrbas veya bas-gitar tercih ediliyor. Ud bas sesler verebilen bir cihaz olsa da bir bas-cihazı değil, meydan sazı çalanların nesli de oldukça tükendi. Son yıllarda çeşitli çevreler bas-bağlama çalışmalarına yöneldi, biz de bir bas-divane çalışmasına girdik. Bağlama perde yapısı ve 4 telli kontrbas modeli örnek alındı. Fakat ilk prototiplerde henüz istenilen verimlilik alınabilmiş değil. Dev bir Türk müziği orkestrasının yanı sıra, Türkiye'de oda müziği kültürünün de olmadığını görüyoruz. Sadece Türk çalgılarından oluşan ve Türk müziği icra eden bir oda müziği orkestrası geleneği oluşmamıştır. Eski zamanlarda bir ud, bir yaylı tambur,bir def üçlemesi ile bu konsept bir ölçüde yakalanmış,fakat bugün bu gelenek kaybolma noktasına gelmiştir. Batıda meselâ bir "keman ailesi" yani viyolin (keman), viyola, viyolonsel (çello) ve kontrbass takımı tek başına bir oda müziği icra edebilmektedir. Türkiye'de ise oda müziği için oluşturulmuş bir Türk enstrüman ailesi yoktur.Divan sazı,tambura,çöğür,cura dörtlüsünün bir araya gelip bir oda müziği icra ettiği pek görülmemiştir. Bu düşünceyle ,gerekli ses sahalarını kapsayan bir divane ailesi oluşturma çalışmalarının içine girilmiştir. Çalışmalar süresince çeşitli prototipler ortaya çıkmıştır...

Bugün divanenin geldiği noktada, Ar-Ge süreci devam eden prototipleri bütün meraklıların beğenisine sunuyoruz. En önemli iddiamız, tınısının güzelliği, gür ve mikrofonik rezonans derinliği, eline alan kişide farklı dürtüleri uyandıracak nevi şahsına münhasır bir ruhu oluşudur...

© www.divane.com.tr

Divane Banner

 

Güncellemeler / Duyurular
  a
Akustik Ölçümler
Akustik Ölçümler
 
Profosyonel Camiada Divane
Orhan Gencebay

Yavuz Kesepara

 
Amacımız
Divane, bundan yıllar önce başlamış bir çalışmanın ürünüdür. Kişisel bir hobinin ve müzik sevgisinin verdiği dürtünün etkilerini taşıyan, ama aynı zamanda yıllarca bağlama ve müzik ile uğraşmanın getirdiği tecrübenin de rol oynadığı........ Devamı
 
Web Kanallarımız
 
Dost Siteler